İçeriğe geç

Aslan balıkları, tetik balıkları, yılan balıkları ve diğerleri … Hiçbir deniz canlısı okyanusların güzelliğini ve tehlikesini aslan balığı kadar iyi anlatamaz herhalde. Zerafetle dalgalanan yüzgeçleri, çarpıcı rengi, balıkları yutan kocaman ağzı ve dikkatli hareketleri onu hayranlıkla izlettirirken; zehirli dikenleri gafil akvaryum severlere ciddi bir acı yaşatabilir. Tehlikeli görüntüsünün altında aslında oldukça barışçıl bir canlı vardır. Aşırı dayanıklı ve hastalıklara karşı dirençlidir. Deniz akvaryumlarında biraz tecrübe edinmiş kimseler için iyi bir tercih olabilir.

Aslan Balığı Akvaryumu

Doğal ortamı Hint ve Pasifik Okyanusları ile Kızıl Deniz’dir. Bilinen 16 farklı türü vardır ve bunların 11’i akvaryumları renklendirmektedir. Akvaryum büyüklüğü seçilen aslan balığı türüne göre değişiklik gösterir. Cüce türleri küçük bir akvaryumda (120-200 litre) beslemek mümkündür. Zaten yüzmekten çok hoşlanmaz ve zamanın çoğunu saklanarak geçirir. Pterois ailesine mensup daha büyük türler için büyükçe bir akvaryuma ihtiyaç vardır. Akvaryum 200 ile 400 litre arasında olmalıdır.

Akvaryum dizaynı türler arasında farklılık göstermektedir. Hemen hepsi akşam karanlığında ve şafak vaktinde avlanır; gündüzleri ise dinlenerek ve saklanarak geçirir. Antennata (antenli aslan balığı) ve Radiata türleri tam da böyledir. Akvaryumda saklanabilecekleri mağaraların bulunması gerekir. Volitans (volitan aslan balığı) türü ise hem gündüzü hem de geceyi yüzerek geçirmekten hoşlanır. Cüce türler ise yeni yaşam alanına alışana kadar gündüzleri saklanacaktır. Tüm genç aslan balıkları gündüzleri kayaların arasında saklanmayı tercih eder. İyi bir haber verelim, çoğu tür akvaryumda yaşamaya birkaç ay içinde alışır ve zamanının çoğunu yüzerek geçirmeye başlar. Resif akvaryumu için uygun bir türdür. Kendi büyüklüğündeki canlılarla beraber beslenmelidir.

Farklı aslan balığı türlerini bir arada bulundurmak bazen mümkündür. Ancak büyük türlerin küçükleri yeme ihtimali yüksektir. Yakın akrabalar da birbiriyle kavga eder. Çoğu zaman bu kavgaların ciddi sonuçları olmaz, ancak birbirlerini ısırabilirler. Sürekli baskı altında kalan balık yem yemeyi kesip açlıktan ölebilir. Yılan balıkları, kurbağa balığı ve diğer akrep ailesinden balıklar aslan balığını yiyebilir. Büyük melek balıkları, kirpi balığı ve tetik balığı ise onu taciz edecektir.

Aslan balığı, akvaryumdaki diğer balıklara dikenini batırabilir. Dikenin battığı yerde iltihaplanma, kızarma ve çürüme meydana gelir. Zehirlenen balık strese girer, daha sık nefes alır, rengi değişir ve daha az yüzer. Çoğu zaman zehrin etkisiyle 30 dakikada ölür.

Aslan Balığının Beslenmesi

Beslenmesindeki en büyük zorluk uygun besinlerin temin edilebilmesidir. Doğada küçük balıklar ve omurgasızlarla beslenen bu balığın ihtiyaçlarını tatlı su balıkları tam olarak karşılamaz. Sürekli japon balığı ile beslenen aslan balıkları çabucak ölmektedir. Çünkü japon balıkları yüksek miktarda yağ içerir ve doymamış yağ asitleri bulundurmazlar. Mevcut tatlı su canlıları arasındaki en iyi tercih hayalet karides olacaktır. Ancak hayalet karidesler doymamış yağ asidi zengini besinlerle yetiştirilmelidir. Hiçbir aslan balığı da hayalet karidese hayır demez. Yine de mümkün olduğunca taze ve donmuş deniz ürünleri ile beslenmesinde fayda vardır.

Tabii canlı olmayan yemlerle beslemek kolay değildir aslan balığını. Çünkü onu yemeye teşvik eden avın hareket ediyor oluşudur. Ölü bir balıkla beslemek istiyorsanız, onu kandırmanın bir yolunu bulmalısınız. Şeffaf akrilik bir çubukla yemi canlandırmayı deneyin. Balığı ikna etmek için 3-4 gün aç bırakmak tercih edilen başka bir yöntemdir.

Deniz canlılarından doğranmış karides, ıstakoz kuyruğu, yengeç eti, mürekkep balığı ve ahtapot parçaları kullanabilirsiniz. İkna etmekte biraz zorlanacaksınız ama, aslan balığının bakımında başarı sağlayabilmenin yolu onu cansız yemlere alıştırabilmektir. Genç balıkları kandırmak daha kolaydır.

Hazır yemlere alışan bir aslan balığı sürekli yemek ister. Balığı aşırı beslemekten sakının. Aksi halde ömrü daha kısa olur ve akvaryum çabucak kirlenir. Çok büyük yemler de verilmemelidir. Sindirilemeyen yemler çürüyerek zehirlenmeye sebep olabilir. Büyük, tek parça yem yerine; ufak parçalar tercih edilmelidir.

Aslan Balığı Hastalıkları

Dayanıklı bir balıktır. Doğru şekilde beslenir ve su kalitesi korunursa hastalıklara yakalanma ve parazitlere maruz kalma ihtimali düşüktür. Sık sık dibe yattığı için karın kısmında beyaz yapışkan bir mukus üretir. Suda yüzerken uzayıp giden mukusu görmek mümkündür. Bu mukus zararlı organizmaların balığın vücuduna yerleşmesini engeller. Su kalitesinin yetersiz ya da balığın hasta olması halinde vücudu daha fazla mukus üretir.

Aslan balığında görülen en yaygın hastalıklar yüzgeçte erime, beyaz benekler ve gözde buğulanmadır. Yüzgeç erimesinin ve buğulu gözün sebebi bakterilerdir ve tedavi için antibiyotik kullanılır.

Uzun süre sürekli tek tip yem ile beslenirse yem yemeyi keser. Bazen de çenesi açıkta kalır. Birkaç gün içinde eski haline dönebilir, ancak bu durumun tekrar etme ihtimali yüksektir.

Aslan Balığının Dikenleri

Aslan balığının üye olduğu Scorpaenidae ailesindeki tüm balıkların sırt, anal ve karın dikenlerinde zehir bulunur. Tüm bu dikenler yırtıcılara karşı savunma amaçlıdır. Aktarılan zehrin miktarı, dikene ne kadar baskı uygulandığına ve dikenin ne süreyle battığı ile alakalıdır. Ev akvaryumlarında diken batması olayı oldukça nadirdir, ancak zaman zaman gerçekleşir. Aslan balığı sahiplerinin bu tatsız olay ile karşılaşma ihtimalini arttıran üç farklı sebep vardır. Aslan balığının taşınması esnasında diken batması yaşanabilir. Bunun sebebi elinize çok yakın tutmak zorunda oluşunuzdur. Akvaryum temizliği esnasında da balığınızın dikenini batırma ihtimali vardır. Elinizi suya daldırdığınızda size saldırıya geçmezler ya da sağa sola kaçışmazlar. Genellikle temizlenen bir taşın arkasında ya da temizlenen akvaryum camının yakınında saklanırlar. Oldukça meraklı olmaları sebebiyle yem verdiğinizi de sanabilir, elinizin yakınında bekleyebilirler. Bazen de onları yanlışlıkla köşeye sıkıştırırız. Bu durumda savunma pozisyonu alıp dikenini batırabilirler.

Aslan Balığı Sokması Tedavisi

Aslan balığı ya da akrep balığı dikeni batması halinde yapılması gereken ilk şey, yaralı uzvun 40-45 santigrat derece sıcaklıktaki suda acı dinene kadar bekletilmesidir. Yaklaşık 20-30 dakika sonra ağrı muhtemelen dinecektir. Kimilerine göre saç kurutma makinası ile yaralı kısmın hızlı bir şekilde ısıtılması da işe yarar. Buradaki önemli nokta, aslan balığı zehrinin sıcaklıkla bozulmaya uğramasıdır. Zehrin kana karışmadan önce etkisi ve şiddeti azaltılmış olur. Kaynamış su kullanmayın. Balığın zehrinden daha kötü sonuçlara neden olacaktır. Aslan balığı ısırığının en sık belirtisi acı ve vücutta oluşan şişkinliktir. Bazı kimselerin bu zehre karşı alerjisi vardır. Acı ve şişkinlik birkaç saat içinde daha kötüye gidecek olursa tıbbi yardım alınmalıdır.

Sık Sorulan Sorular

Aslan balığı sokarsa ne olur ?

Zehrin vücuda girdiği bölgede birkaç gün şişkinlik ve ağrı oluşur. Bazı vakalarda daha ciddi semptomlar ortaya çıkar. Bu yüzden ilkyardımla beraber derhal tıbbi tedavi alınması tavsiye edilir.

Aslan balığı sokması halinde ilkyardım nasıl yapılır ?

Zehrin vücuda girdiği noktaya 1-1,5 saat süreyle 40 santigrat derece sıcak su uygulanmalıdır. Bu sayede proteinleri parçalanan zehrin vücuda verdiği hasar ve ağrı en aza indirilmiş olur. Su sıcaklığının 49 santigrat dereceden fazla olmadığına emin olmak gerekir. Aksi halde en basitinden üçüncü derecede yanık oluşur.

Aslan balığının zehri öldürür mü ?

Sağlıklı insanlar için zehir ölümcül değildir. Ancak aşırı acı, mide bulantısı, kusma, ishal, ateş, nefes alma güçlüğü, kasılma, çırpınma, baş dönmesi, baş ağrısı, uyuşma, batma hissi, mide ekşimesi ve terleme görülebilir.

Aslan balığı yenir mi ?

Doğal ortamda istilacı bir tür olduğu için, avlanmasını teşvik etmek için tadının iyi olduğu yönünde haberler yapılmıştır. Tadını merak edenler dikenlerini temizleyerek diğer balıklar gibi pişirebilir. Balığın sivri uçlu dikenleri haricinde, vücudunda zehir bulunmaz. Ancak ölü olsa bile dikeninin batması halinde zehirlenme olabilir.

Bir cevap yazın